Yurt Dışına Ürün Satışı Nasıl Yapılır? E-İhracat ve Klasik İhracat Rehberi

Yurt Dışına Ürün Satışı Nasıl Yapılır? E-İhracat ve Klasik İhracat Rehberi

E-ticaretle birlikte perakende sektöründe köklü değişikler yaşanmaya başladı. Geleneksel ticarette perakendecilerin ulaşabilecekleri pazar oldukça sınırlıydı. E-ticaret ise ilk adım olarak ülkenin dört bir yanına satış yapılabilmesini mümkün hale getirdi. Günümüzde ise evinizden dahi dünyanın farklı noktalarındaki müşterilerinize ürün ve hizmet satışı gerçekleştirebilirsiniz.

E-ticaret alanındaki gelişmelerin de etkisiyle son yıllarda çok daha yaygın hale gelen yurt dışına ürün satışı, sunduğu fırsatlar nedeniyle e-ticaret yapan ve e-ticaret sektörüne adım atmak isteyenlerin yakından ilgilendiği bir konu. Gelin, yurt dışına ürün satışına dair hazırlık ve planlama aşamasından ödeme almaya kadar merak edilenlere yanıt bulalım.

Table of Contents

Yurt Dışına Ürün Satışı Yapmak Neden Önemli?

Yurt dışına satış yapmak küresel pazarlama açılma ve döviz geliri sayesinde kârlılık artışı elde etme gibi birçok fırsat barındırır. İnternet ve e-ticaret sayesinde bugün yurt dışına satış yapmak her ölçekten işletme için son derece kolay ve hayata geçirilebilir hale geldi. Artık dünyanın herhangi bir ülkesinde bulunan hedef kitlenize ürün ve hizmetlerinizi sunabilir, sadece birkaç gün içinde ise teslimat gerçekleştirebilirsiniz. Üstelik tüm bunları oldukça düşük maliyetler ile gerçekleştirmeniz mümkün.

Yurt dışına ürün satışı gerçekleştirme potansiyeline sahip bir işletmeyseniz, e-ihracat ve klasik ihracat sizin için kaçırılmaz bir fırsattır. Ürünlerinizi farklı pazarlara sunarak çok daha fazla sayıda müşteriye ulaşabilirsiniz. Bu da size döviz türünden kazanç, gelir artışı, marka değeri ve bilinirliğinin gelişmesi gibi birçok artı olarak dönüş elde etmenizi sağlayacaktır. Aynı zamanda yurt dışına ürün satışı için hazırlanmış çeşitli devlet teşvik ve destek programlarından faydalanarak işinizi büyütmek için aradığınız kaynağa ulaşabilirsiniz.

Diğer bir taraftan ise hangi sektörde yer alırsanız alın ticaret hayatında daima sıkı rekabet içerisinde olacağınız rakipleriniz olacaktır. Rakipleriniz yurt dışına satış gerçekleştirirken sizin göz ardı etmeniz kısa süre içerisinde sahip olduğunuz pazar payını da kaybetmenizle sonuçlanabilir. Tüm bu fırsatlar ve olası sonuçlar değerlendirildiğinde ise yurt dışına ürün satışına dair alınacak karar işletmeler için hayati önem taşır.

Küresel Pazarlara Açılmanın Avantajları

Yurt dışına ürün satışı ile işletmeler küresel pazarlara açılarak çeşitli avantajlar elde eder. Bu avantajlardan akla ilk gelen tabi ki daha fazla müşteriye erişmek ve daha fazla satış gerçekleştirmek olacaktır. Yer alınacak her pazar yeni müşteri ve doğal olarak gelir kaynağı anlamına gelir. Ancak küresel pazarlara açılmanın işletmeler için avantajları bununla sınırlı değildir. Yurt dışına satış yaparak yerel pazarın sunduğunun çok daha üzerinde bir büyüme potansiyeli elde edebilirsiniz. Üstelik bu büyümeyi çok daha sağlam temeller üzerinde gerçekleştirme imkanı elde edersiniz. İşinizi farklı pazarlarda meydana gelebilecek olası ekonomik dalgalanmalardan en az seviyede etkilenecek pozisyona getirebilirsiniz.

Farklı pazarlarda yer almak her ne kadar çok daha büyük bir operasyon olsa da bu durumu avantaja çevirmeniz de mümkündür. Yer aldığınız pazarlarda çok daha uygun üretim imkanları ve yerel ortaklık imkanları elde edebilirsiniz. Küresel pazarlara açılarak sağlam adımlarla işinizi geleceğe taşırken aynı zamanda işletmenizi ve markanızı uluslararası tanınırlığı olan değerli bir konuma taşıyabilirsiniz.

Döviz Geliri ve Kârlılık

E-ihracat ve klasik ihracat ile döviz geliri elde etmeye başlayabilirsiniz. Yerel para birimine kıyasla değerli konumdaki döviz türünden gelir elde etmek kârlılık artışı elde edilmesini sağlar. Kur farkı sayesinde yerel pazara kıyasla ürün satışından daha fazla kâr elde edilmesi mümkündür. Ürün maliyeti ve işletme giderleri yerel para biriminden olan işletmeler için yurt dışına satış ile elde edilen kâr çok daha yüksek olacaktır.

Döviz geliri, kârlılık oranında artışın yanı sıra işletmenin olumsuz durumlar karşısında da çok daha dirençli hale gelmesini sağlar. Döviz geliri ile işletmeler, olası kur hareketlerinin doğurabileceği olumsuz etkileri minimum düzeye indirir. Elde edilen döviz geliri gelecek dönemdeki yatırımlar için etkili bir kaynak görevi görürken aynı zamanda bu yatırımların geri dönüş sürecini de hızlandırır. İşletmelerin döviz gelirinin belirli bir seviyenin üzerinde ve düzenli olması ise işletmeyi finans kuruluşları gözünde itibarlı bir konuma taşır. Bu da gerektiğinde finansal kaynakları erişimi kolay ve avantajlı hale getirir.

Devlet Teşvikleri ve Destekler

İşletmelerin ihracat gerçekleştirerek döviz türünden gelir elde etmesi ülke ekonomisi için de birçok farklı açıdan ele alınabilecek olumlu bir durumdur. İhracat ile elde edilen gelir, ülkelerin döviz rezervlerinin güçlenmesi, ihracat ile ithalat dengesinin sağlanması, üretim ve istihdam artışı, gayri safi yurt içi hasıla artışı gibi pek çok fayda sağlar. Tüm bu nedenlerden dolayı da ihracat gerçekleştirmek isteyen işletmeler için devlet tarafından çeşitli teşvik ve destekler sağlanır.

Türkiye’de klasik ihracat ve e-ihracat faaliyetlerini desteklemek adına işletmelerin faydalanabileceği marka tescil desteğinden pazarlama desteğine kadar pek çok farklı teşvik programı bulunuyor. İhracat gerçekleştirmeyi planlayan işletmeler için hazırlanan bu programlar kapsamında sağlanan mentör desteğinin yanı sıra hibe ve düşük faizli krediler ile işinizi global ölçekli bir şirket haline getirebilirsiniz.

Yurt Dışına Satış Yapmanın Yolları

Yurt dışına satış yapmaya karar verdiyseniz ürünlerinizi müşterilerinizle ulaştırmak için izleyebileceğiniz yolu belirlemelisiniz. E-ticaret gerçekleştiren bir işletmeyseniz, kendi web siteniz üzerinden veya pazaryerleri aracılığıyla satış yapmak konusunda bilgi sahibisinizdir. Bu yöntemleri kullanarak kısa süre içerisinde yurt dışına ürün satışına başlayabilirsiniz. Bir başka yöntem olarak ise ürünlerinizi toptan biçimde yurt dışındaki müşterilerinize satmayı düşünebilirsiniz.

Amazon, Etsy, eBay Gibi Pazaryerleri

Pazaryeri platformları, e-ticaret yapmak isteyen işletmelerin en büyük yardımcısıdır. Kısa ve basit üyelik adımının ardından ürünlerinizi ekleyerek pazaryerleri üzerinden satışa başlayabilirsiniz. Pazaryerlerinin mevcut milyonlarca kullanıcısına ulaşma imkanın yanı sıra ödeme alma ve tanıtım gibi birçok adımda da bu platformlar işletmelerin yükünü hafifletir. Hatta birçok platform kargo anlaşmaları ile teslimatların hızlı ve uygun maliyetli bir şekilde gerçekleştirilmesine yardımcı olur.

Amazon, Etsy ve eBay gibi global pazaryerleri ise tüm bu faydaların yanı sıra ürünlerinizi zahmetsiz bir şekilde dünyanın farklı noktalarına satmanızı mümkün hale getirir. Bu platformların hedef pazarınızdaki mevcut kullanıcılarına ürünlerinizi sunarak e-ihracata ilk adımınızı atabilirsiniz. Yurt dışına satış söz konusu olduğunda ortaya çıkan global ödeme sistemleri, gümrük ve karmaşık nakliye süreçlerinde de birçok pazaryeri satıcılarına destek sunar. Henüz bilgi sahibi olmadığınız yabancı pazarlara açılmak için pazaryeri platformlarını kullanmak en iyi seçeneklerden biridir.

Kendi Web Siteniz Üzerinden Satış

Kendi e-ticaret sitelerini kurarak satış yapmak işletmeler için birçok avantajı da beraberinde getirir. Bunlardan en önemlisi pazaryeri platformlarının özellikle belirli kategorilerde oldukça yükselen komisyon oranlarının ortadan kalkmasıdır. Ancak ödeme sistemlerinin kurulmasından dijital pazarlamaya kadar birçok süreç de işletmenin sorumluluğundadır.

Ürünlerinizi yurt dışına satmak için kendi e-ticaret sitenizi kurabilirsiniz. Mevcut web sitenizi global satışa uygun hale getirebileceğiniz gibi hedef pazara yönelik özel bir e-ticaret sitesi kurmayı da düşünebilirsiniz. Ancak bu süreçte faaliyet yürüteceğiniz ülkede işletmelerin tabii tutulduğu yasal düzenlemelere uyum sağlamak da tamamen sizin sorumluluğunuzda olacaktır. Aynı zamanda global ödeme yöntemlerine erişmek ve yasal yükümlülüklerinizi yerine getirmek için hedef ülke de şirket kurmanız da gerekebilir.

B2B İhracat (Toplu Siparişler / Distribütörlük)

Yurt dışına perakende satışın yanı sıra toptan satış yapmayı da mutlaka değerlendirmelisiniz. Yurt dışındaki müşterilerinizden alacağınız toplu siparişler ve distribütörlük sistemiyle yapacağınız satışlar çoğunlukla klasik ihracatın sınırları içerisinde yer alacaktır. Müşterileriniz ile çok daha uzun soluklu işbirlikleri yaparak işletmenizin dengeli bir büyüme kaydetmesinin yolunu açarabilirsiniz. Yüksek hacimli siparişler ile daha yüksek kâr marjı yakalamanız mümkün hale gelir.

B2B ihracatın, perakendeye göre bir takım avantaj ve dezavantajları bulunur. İletişim halinde olmanız gereken müşteri sayısı çok daha azdır ve tamamen profesyonellik çerçevesi içerisinde hareket edilir. Gerçekleştirilen satışlar, uzun soluklu anlaşmalar ile resmiyetleştirilir. Hedef pazardaki dalgalanmalar dolaylı olarak sizi etkilese de sözleşmeler ile yasal haklarınız koruma altındadır.

Yurt dışındaki alıcılara ulaşmak için ise geleneksel fuarların yanı sıra toptan satış amacıyla geliştirilmiş pazaryerleri platformlarını da kullanabilirsiniz. Yurt dışına perakende ürün satışı çoğu zaman mikro ihracat olarak nitelendirilir. B2B ihracat söz konusu olduğunda ise çoğunlukla klasik ihracat kuralları geçerli olacaktır. Bu da gümrük, lojistik ve müşteri ilişkilerinde çok daha profesyonel yaklaşım gerektirir.

Satış Öncesi Hazırlıklar

Yurt dışına ürün satışına başlarken ilk adım olarak hedef pazarınızı ve bu pazar için en uygun ürünü seçmekle işe başlamalısınız. Ardından ürünün ambalajlanması ve hedef pazarda hangi marka ile yer alacağınızı netleştirmelisiniz. Tüm bunları belirledikten sonra hızlı ve sorunsuz bir şekilde işleyen lojistik ve kargo süreci tasarlamalısınız. Aynı zamanda hedef pazarı başta kullanılan dil ve para birimi olmak üzere çok daha yakından tanımak adına bir takım araştırmalar yapmalısınız. Satış öncesinde gerçekleştireceğiniz bu çalışmalar, e-ihracatta başarılı olmanızda kilit önem taşıyan adımlardır.

Ürün ve Hedef Pazar Belirleme

E-ihracatta doğru ürün ve hedef pazar seçimi başarılı olma konusunda en etkili unsurlardır.. Elinizde yurt dışına satışa hazır ürünler varsa veya üretici konumundaysanız sizin için öncelikli olan doğru hedef pazar seçimidir. Hedef pazar seçiminde internet trendleri, pazaryeri platformları, halka açık pazar araştırmaları size yardımcı olacaktır. Ancak yurt dışına satış için seçilen ürünün de belirli nitelikleri taşıması gerektiğiniz göz ardı etmemelisiniz. İhracat için seçilen ürünlerin hedef pazarda talep görmesi, uluslararası ticarete uygun olması ve aynı zamanda kâr marjının yüksek olması gerekir. Talep göreceğini tespit ettiğiniz ürünlerin, gümrük kurallarına uygun olduğundan emin olmalısınız. Hedeflediğiniz ülkeye girişi veya satışı yasak ürünlerin neler olduğunu araştırmalısınız. Diğer taraftan uluslararası kargolamaya uygun, mümkünse hafif ve taşıma sırasında hasar görme ihtimali az olan ürünlerin seçilmesi gerekir.

Marka ve Ambalaj Uyumluluğu

Ürünlerinizi hedef pazarın gerekliliklerine uygun olarak özel olarak ambalajlamanız hatta gerekliyse farklı bir markalama ile satışa sunmanız gerekebilir. Yerel pazarda tanınırlığı yüksek olan bir markaya sahip olsanız da markanızın hedef pazarda farklı anlama gelmesi, telaffuzunun zor olması, ülkenin kültürüne uyumlu olmayan logo ve renklere sahip olması gibi durumlarda hedef pazar için farklı bir marka yaratılmalıdır. Bir diğer konu ise ambalaj uyumluluğudur. Marka konusunda olduğu gibi ambalajda kullanılan obje ve renk paletinin kültüre uygun olmasına dikkat etmelisiniz. Ambalaj üzerindeki tüm bilgilendirmelerin hedef ülkenin diline göre yeniden tasarlanması gerekir. Aynı zamanda yasal olarak yer verilmesi gereken bilgilendirme ve uyarılar da ülkelere göre farklılık gösterebilir. Ambalaj tasarımı kargolama maliyetini minimize edecek ancak ürünü koruma konusunda yeterli olacak şekilde hazırlanmalıdır.

Lojistik ve Kargo Süreçlerinin Planlanması

Yurt dışına ürün satışında en önemli konulardan bir diğeri ise lojistik ve kargo süreçlerinin planlanmasıdır. Özellikle de perakende olarak yurt dışına ürün satışı yapmayı düşünüyorsanız teslimat süreleri son derece önemli hale gelir. Ürünlerinizi kısa sürede ve sağlam bir şekilde adreslerine teslim edebilmek için ise paketlemeden gümrüğe kadar tüm süreçlerin itina ile planlanması gerekir.

İlk olarak ürünlerin nakliye için en iyi şekilde paketlenmesine özen göstermelisiniz. Ürünü koruma için gerekli koruma, kolay teslimat için etiketleme, fatura ve gümrük belgelerinin hazırlanması sürecini planlamalısınız. Ardından çalışacağınız kargo firmasını belirlemelisiniz. PTT, DHL, FedEx, UPS gibi geleneksel kargo firmalarının yanı sıra e-ihracat sürecinde size hedef pazarda depolama dahil birçok hizmet sunan aracı firmalarla da çalışmayı değerlendirebilirsiniz. Lojistik ve kargo planlamasına müşteriden gelebilecek iade ve değişim süreçlerini de dahil etmeyi unutmamalısınız.

Yurt Dışı Satışta Kullanılacak Dil ve Para Birimi

Yurt dışına satış yapıyorsanız hedef ülkede kullanılan dile hakim olmalı veya bu dilleri hakim çalışanlara ekibinizde yer vermelisiniz. Teknoloji her ne kadar dil bariyerini aşma konusunda yardımcı olsa da özellikle müşterilerinizle sağlıklı iletişim kurabilmek için onlarla aynı dili konuşan çalışanların önemi ön plana çıkar. Yabancı bir ülkede satış yaparken dil kadar para birimi farklılıklarına da dikkat etmelisiniz. Ürünlerinizi yerel para birimiyle sunmak her zaman avantaj sağlayacaktır. Hedef pazara özel fiyatlandırma yaparken müşteri alışkanlıklarını göz önünde bulundurmalısınız. Aynı zamanda faaliyetlerinizi olası kur dalgalanmalarından en az etkilenecek şekilde planlamalısınız.

Ödeme Alma ve Para Transfer Süreçleri

Yurt dışından satış yapmak isteyen işletmeleri bekleyen bir başka konu ise ödeme alma ve para transferi işlemlerinin zaman zaman oldukça karmaşık hale gelebilmesidir. Birçok yerel ödeme sistemi yurt dışından ödeme alma imkanı sunsa da hedef pazardaki kullanıcı alışkanlıkları başta olmak üzere çeşitli nedenlerden dolayı Stripe ve Payoneer benzeri global ödeme sistemlerini kullanmanız gerekebilir. Kazancınızın Türkiye’deki banka hesaplarına ve her iki ülkedeki vergilendirme sürecini yönetmek zorlayıcı olabilir.

Stripe, Payoneer, Wise ve Benzeri Sistemler

E-ihracatta birçok ülkede kabul görmüş ve yaygın olarak kullanılan global ödeme sistemlerini kullanmak sizi bir adım ileriye taşıyacaktır. Hem pazaryerleri üzerinden elde ettiğiniz kazançları çekmek hem de kendi e-ticaret siteniz üzerinden ödeme kabul etmek için çeşitli ödeme çözümlerinden faydalanmanız gerekir. Müşterilerinizden hızlıca ödeme almak için kullanabileceğiniz Stripe, pazaryeri platformlarındaki kazancınızı çekmek için Payoneer ve özellikle B2B müşterilerinizden ödeme almak için Wise kullanabileceğiniz en popüler global ödeme çözümleridir.

Yasal Hesap Açılışı ve Şirket Gereklilikleri

Türkiye’de kurmuş olduğunuz şirket ile pazaryeri platformları ve kendi e-ticaret siteniz üzerinden yurt dışına satış gerçekleştirebilirsiniz. Ancak ödeme almak için Payoneer veya Shopier gibi aracı kuruluşları kullanmanız gerekecektir. Bu durum, müşterilerde markanıza karşı güven sorunu oluştururken aynı zamanda ödeyeceğiniz komisyonlar ile kazancınızın olumsuz etkilenmesi anlamına gelir. İşinizi e-ihracat ile büyütmeyi hedefliyorsanız işletmenizin geleceği için yola Amerika’da şirket açarak çıkmak doğru bir tercih olacaktır. Kuracağınız şirket ile Stripe ve PayPal gibi ödeme çözümlerini kullanabilmenin yanı sıra geleneksel bankalarda da hesap açabilirsiniz.

Dolar Transferi, Vergisel Etkiler

Yurt dışı satışlarından elde ettiğiniz gelirleri Wise, Payoneer ve banka transferi gibi yöntemlerle Türkiye’deki hesaplarınıza çekebilirsiniz. Bu noktada ödeyeceğiniz komisyonların yanı sıra vergisel etkiler de söz konusu olacaktır. Türkiye merkezli bir şirket ile e-ihracat gerçekleştiriyorsanız gelir ve kurumlar vergisine tabi tutulmakla birlikte mikro ihracat teşvikleri kapsamında KDV muafiyetinden faydalanabilirsiniz. Türkiye’de vergi mükellefi olmadığınız durumlarda ise yurt dışından elde ettiğiniz gelirin vergilendirilmesiyle ilgili sorun yaşamamak için uzman desteği almayı tercih edebilirsiniz.

Vergi Süreçleri ve Hukuki Yükümlülükler

E-ihracatta hedefiniz hangi ülke olursa olsun o ülkenin vergilendirmeye yönelik düzenlemelerini mutlaka detaylı bir şekilde incelemelisiniz. Söz konusu Amerika’da ürün satışı olduğunda ise karşınıza ilk çıkan vergi düzenlemesi sales tax olarak adlandırılan satış vergisi olacaktır. Aynı zamanda gümrük işlemleri, Türkiye’de kurulu şirketinizin tabi oldu yasal yükümlülükleri de göz ardı etmemelisiniz.

Amerika’ya Satışta Satış Vergisi (Sales Tax)

Amerika’da perakende satışlarda satış vergisi yani Sales Tax uygulaması bulunur. Perakende ürün veya hizmet satışı sırasında müşteriden tahsil edilen Sales Tax, yılın belirli dönemlerinde hesaplanarak ilgili kurumlara işletmeler tarafından ödenir. Sales Tax için Amerika genelinde geçerli tek bir düzenleme yoktur. Mevcut olarak 45 eyalet tarafından uygulanan satış vergisi, eyaletlere ve yerel belediyelere göre değişik oranlara sahiptir. Aynı zamanda satış vergisi uygulaması olmayan Delaware, Oregon, New Hampshire gibi eyaletler de bulunur. Amerika’da belirli durumlarda satış yaparken sadece şirketinizin bulunduğu değil satış yaptığınız farklı eyaletlere göre de Sales Tax hesaplaması yapmanız gerekebilir.

ITIN ve EIN Zorunluluğu

Amerika’da e-ihracat ile satış yapmayı düşünüyorsanız ABD tarafından belirlenen yasal yükümlülüklerinizi yerine getirdiğinizden emin olmalısınız. Bu konuda araştırma yaparsanız karşınıza ITIN ve EIN numaralarının gerekliliğine dair birçok sonuç çıkacaktır. ITIN, Amerikan vatandaşı olmayan kişilere verilen kişisel vergi numarasıdır. ITIN ile Amerika’da gerçekleştirdiğiniz faaliyetler sonucu elde ettiğiniz gelir için bireysel vergi beyanında bulunabilirsiniz. ITIN ile Amazon gibi pazaryerlerinde bireysel olarak satış yapabilir, telif, faiz geliri gibi kazançlarınızın uygun şekilde vergilendirilmesini sağlayabilirsiniz.

EIN ise Amerika’da şirketlere verilen kurumsal vergi kimlik numarasıdır. LLC veya Corporation kuruluşu sonrasında şirketinize ait EIN numarası ile banka hesabı açma ve global ödeme çözümlerine erişim sağlama gibi avantajlardan faydalanabilirsiniz. İşletme olarak Amerika pazarında büyümeyi hedefliyorsanız Amerika’da bir şirket kurarak EIN numarası almak size e-ihracat yolculuğunuzda katkı sağlayacaktır.

Gümrük ve Fatura Düzenleme

Türkiye’den yurt dışına perakende ürün satışı yapmayı düşünüyorsanız gümrük süreçlerini son derece basit bir şekilde gerçekleştirebilirsiniz. Gerçekleştirdiğiniz satış 15.000 € ve 300 kg sınırını aşmıyorsa mikro ihracat olarak değerlendirilir. Bu durumda Elektronik Ticaret Gümrük Beyannamesi (ETGB) ile ürünlerinizin gümrük süreçlerini gümrük müşavirine ihtiyaç duymadan gerçekleştirebilirsiniz. Mikro ihracat kapsamındaki yurt dışı satışlarınızda KDV’siz e-fatura düzenlemeniz yeterli olacaktır. Mikro ihracat sınırlarını aşan durumlarda ise gümrük müşaviri tarafından ihracat gümrük beyannamesi düzenlenmesi gerekir.

KDV İadesi ve İhracat Belgelendirmesi

E-ihracat gerçekleştiriyorsanız yurt dışı satışlarınızı KDV’siz fatura düzenleyerek gerçekleştirebilirsiniz. Ancak bu durum KDV iadesi almanıza engel değildir. Tedarikçiden yaptığınız satın alımlar ve çeşitli maliyet giderleriniz için KDV iadesi talep edebilirsiniz. Satın aldığınız ürün ve hizmetlere dair KDV’li faturalar, satışlarınıza dair ETGB veya gümrük beyannamesi ve diğer gerekli belgeleri sunmanız durumunda KDV iadesi alabilirsiniz.

ABD’ye Ürün Satmak İçin Şirket Kurmak Gerekli mi?

ABD’ye ürün satışının şirket kurmadan gerçekleştirilip gerçekleştirilemeyeceği en merak edilen sorulardan biridir. ABD’de şirket kurmadan, bireysel olarak ITIN numarası aracılığıyla sınırlı ölçekte satış yapmanız mümkündür. Ancak elde ettiğiniz kazancı Türkiye’deki banka hesabınıza aktarabilmek ve vergisel yükümlülükleri yerine getirebilmek için genellikle Türkiye’de vergi mükellefi olmanız gerekir. Dolayısıyla, sürdürülebilir ve yasal zeminde ilerleyen bir ihracat faaliyeti için Türkiye’de şirket kurmak çoğu zaman gerekli hâle gelir. Öte yandan, ABD’de bir LLC şirket kurarak Stripe, PayPal ve ABD banka hesaplarına erişim gibi birçok avantaja da sahip olabilirsiniz.

Amazon/Shopify Satışında LLC Kurmanın Avantajları

Amazon ve Shopify, Amerika’da bir şirketi sahibi olmadan sadece ITIN numarası ile satış yapmanıza izin verir. Ancak bu platformların dışında ticari faaliyetler yürütmeyi düşünüyorsanız LLC kurarak birçok avantaj elde edebilirsiniz. Amerika’da LLC kurarak Amazon ve Shopify dışındaki platformlarda da satış yapmaya başlayabilirsiniz. Banka hesabı açabilir, ödeme çözümlerine erişim sağlayabilirsiniz. Aynı zamanda şirket türüne ve tercih ettiğiniz eyalete göre vergi avantajlarından da faydalanabilirsiniz. En önemlisi Amerika’da yasal düzenlemelere karşı uyumluluk elde etmiş olursunuz.

Eyalet Seçimi (Wyoming, Delaware, Florida)

Amerika’da LLC kurmaya karar verdikten sonra almanız gereken en önemli karar hangi şirketinizi hangi eyalette kuracağınıza karar vermek olacaktır. Amerika’da şirket kurabileceğiniz esnek yönetim imkanı sunan ve düşük maliyetlere eyaletlerin başında Wyoming, Delaware ve Florida gelir. Wyoming, şirket kurmak isteyenler için adeta vergi cennetidir. Bireysel ve kurumsal gelir vergisi almayan Wyoming eyaletinde kurumlar vergisi de bulunmaz. Delaware ise tercih edilen bir başka popüler seçenektir. Fiziksel faaliyet yürütmeyen şirketlerdden eyalet gelir vergisi almayan Delaware’de satış vergisi de bulunmaz. Florida ise vergi avantajlarından çok canlı ekonomisi ve girişimcilere sunduğu teşvik programları ile öne çıkan alternatiflerden biridir.

Manay CPA ile Kurulum Süreci ve Maliyetler

Amerika’da oldukça düşük maliyetler ile şirket kurmak mümkündür. Şirket kuruluş maliyetleri seçeceğiniz eyalete ve gerçekleştirmek istediğiniz ek başvurulara göre değişiklik gösterir. Ancak maliyetlerin yanı sıra şirket kuracağınız doğru eyaleti seçmek ve tüm yasal süreçleri hatasız bir şekilde gerçekleştirmek çok daha önemlidir. Amerika’daki şirketinizi kurmak ve yönetim sürecinde destek almak için Manay CPA’nın uzmanlığından faydalanabilirsiniz.

Lojistik ve Kargo Süreci Nasıl Yönetilir?

İhracatta işletmelerin üzerinde yoğunlaşması ve iyi bir şekilde planlaması gereken konulardan bir diğeri de lojistik ve kargo sürecidir. Ürünlerin Türkiye’den yola çıkarak Amerika ve diğer hedef ülkelere ulaşmasında maliyetler kadar sürenin ve planlamanın da önemi büyüktür. Hızlı ve sorunsuz teslimat için sürecin doğru bir şekilde planlanması ve doğru kargo firması seçimi yapmaya dikkat edilmelidir.

Kargo Firmaları ve Kargo Maliyetleri

İhracat ve mikro ihracat için uluslararası gönderim gerçekleştiren PTT, DHL, UPS ve FedEx gibi yaygın kargo firmaları ile çalışmayı tercih edebilirsiniz. Kargo maliyetleri ise çok daha değişkenlik gösteren bir konudur. Göndermiş olduğunuz ürünün ağırlığı, boyutu, hangi ülkeye gönderdiğiniz, teslimat süresi, sigorta gibi değişkenlere göre farklılık gösterir. Kargo firmaları ile anlaşma aşamasında gönderilerinizin boyutu, teslimat süresi ve gönderim sıklığına göre fiyat alarak en uygun seçeneği tercih edebilirsiniz.

İade Süreci ve Müşteri Deneyimi

Perakende satışta iade süreci ile karşılaşma ihtimaliniz B2B satışa kıyasla çok daha yüksektir. Uluslarası satışta iade süreci için ürünün müşteri kalmasını tercih etmek maliyetler düşünüldüğünde mantıklı bir seçenek olabilir. İade sürecinde, iade olan ürün elinize ulaşmadan yeni ürünü göndererek süreci çok daha kısa tutarak müşteri deneyimini iyileştirmeyi tercih edebilirsiniz. Aksi durumda ürünün size gelmesi, incelemeniz ve yeni ürün göndermeniz uluslararası satışta oldukça uzun sürebilir.

Amerika İçin Depolama Opsiyonları (3PL, FBA vb.)

Yurt dışına satışta ürünleri doğrudan Türkiye’den gönderebileceğiniz gibi depolama imkanı sunan çözümlere de yönelebilirsiniz. 3PL (Third-Party Logistics) olarak tanımlanan bu sağlayıcılar, size Amerika’da ürün depolama hizmeti sunar. Bir kısmı ürünlerinizi henüz Türkiye’de iken sizden teslim alırken bir kısmı ise Amerika’daki depolarına toplu teslimat yapmanızı söyler. Daha sonrasında Amerika içerisinde gerçekleştirilen tüm depolama ve kargolama süreci bu sağlayıcının sorumluluğunda gerçekleşir. Böylelikle üzerinizdeki lojistik yükü azalırken aynı zamanda teslimat süreleriniz de oldukça kısalır.

Amazon FBA ve diğer pazaryerleri tarafından sunulan fulfillment hizmetleri ise 3PL’ler ile benzer bir şekilde çalışır. Ancak buradaki fark satışların sadece çalıştığınız pazaryerinde gerçekleşebilmesidir. Amazon FBA ile Amazon depolarına gönderdiğiniz ürünler, Amazon’da listelenir ve satış gerçekleştiğinde teslimat Amazon tarafından gerçekleştirilir.

E-İhracat Teşvikleri ve Devlet Destekleri

E-ihracat ile uluslararası ürün satışına başlarken Ticaret Bakanlığı ve KOSGEB tarafından sunulan teşvik programlarından faydalanabilirsiniz. Bu teşvikler sayesinde işinizi hem yurt içinde hem de yurt dışında büyütmek için birçok avantaj elde edebilirsiniz.

E-ihracat KOSGEB / Ticaret Bakanlığı Destekleri

E-ihracat gerçekleştirilen işletmelere yönelik destekler hem Ticaret Bakanlığı hem de KOSGEB tarafından sunulmaktadır. Ticaret Bakanlığı tarafından pazara giriş rapor desteği, dijital pazaryeri tanıtım desteği, e-ihracat tanıtım desteği, sipariş karşılama hizmet desteği, depo kira desteği, yurt dışı pazaryeri entegrasyon desteği, çevrim içi mağaza ve hedef ülke e-ticaret paydaşlarından alınan hizmet desteği gibi pek çok farklı ve kapsamlı destek programları sunulur. KOSGEB tarafından yürütülen güncel girişimci ve e-ihracat gerçekleştiren işletmelere yönelik destek programları ile hibe ve finansman fırsatlarına ulaşabilirsiniz.

Yurt Dışı Marka Tescili ve Reklam Teşvikleri

Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülen yurt dışı marka tescil desteği ve tanıtım desteği ile e-ihracatta avantajlı konuma gelebilirsiniz. Tanıtım desteği kapsamında, Türkiye’de üretilmiş olan ürünlerin yurt dışı tanıtım ve pazarlama harcamaları üzerinden belirlenen oran ve limitler çerçevesinde destek alınması mümkündür. Yurt dışı marka tescil desteği ise yurt dışında marka tescili için gerçekleştirilen harcamalarının %50’si kadar destek sağlar. Hedef ülkeler için bu oran 70 olurken aynı zamanda hedef sektör olması destek oranını %75 seviyesine çıkarır.

Manay CPA ile ABD’ye Satışta Mali Uyum ve Danışmanlık

Amerika’da satış yapmaya başlamak kolay bir süreç olsa da yapılacak en ufak bir hata büyük cezalarla karşılaşmanıza ve hatta Amerika’da iş yapamaz hale gelmenize neden olabilir. Bu nedenle faaliyetlerinizi ABD yasal düzenlemelerine uyumlu bir şekilde gerçekleştirmek için danışmanlık almayı seçebilirsiniz.

Şirket Kuruluşu ve EIN/ITIN Başvuruları

Manay CPA, Amerika yolculuğunuza şirket kuruluşundan itibaren eşlik eder. CPA lisansı ile faaliyet gösteren Manay CPA ile 50 eyalette şirket kuruluşu gerçekleştirebilirsiniz. Nitelikli ekibiyle Manay CPA, şirket kuruluşunu ve EIN/ITIN başvuru süreçlerini kısa sürede tamamlayarak işletmenizi faaliyete hazır hale getirir.

Aylık Muhasebe ve Vergi Raporlaması

Amerika’da şirket kurmuş olmanın yasal yükümlülükleri yerine getirme konusunda tek başına yeterli olmadığını unutmalısınız. Muhasebe ve vergi raporlama süreçlerini doğru bir şekilde yaparak yasal sorumluluklarınızı yerine getirdiğinizden emin olmalısınız. Manay CPA uzman kadrosu ile şirketinizin Amerikan muhasebesine göre yönetilmesini ve tüm vergi süreçlerinin sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilmesini güvence alır.

Eyalet Vergi Kayıtları ve Uyumluluk

E-ihracat ve e-ticaret ile ABD genelindeki müşterilerinize satış yapıyorsanız vergi hesaplamaları sizin için karmaşık hale gelebilir. Farklı eyaletler ile fiziksel veya ekonomik bağlantınızın olması, sadece şirketinizin bulunduğu değil bağlantınızın olduğu eyaletlerin vergi yasalarına da tabi olduğunuz anlamına gelir. Manay CPA ile çalışarak tüm bu karmaşık vergi ve uyumluluk sürecinin sorunsuz bir şekilde ilerleyeceğinden emin bir şekilde işinize odaklanabilirsiniz.

İlk Danışmanlık Ücretsizdir (CTA)

Manay CPA, ABD’de şirket kurmak ve ticari faaliyet yürütmek isteyen işletmelere şirketlere vergi ve muhasebe uzmanlarından oluşan ekibiyle şirket kuruluşundan vergi yönetimine kadar çeşitli hizmetler sunar. İşinizi ABD’ye taşımak için şimdi Manay CPA’nın ücretsiz ilk danışmanlık fırsatından faydalanabilirsiniz.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Amerika’ya satış yapmak için şirket kurmak şart mı?

Amerika’ya satış yapmak için vergi mükellefi olmanız gerekir. Pazaryerleri üzerinden satış için Türkiye’de vergi mükellefi olmanız çoğu zaman yeterlidir. Ancak Amerika’da şirket kurarak global ödeme sistemlerine erişim, Amerika’da banka hesabı açma gibi avantajlar elde edebilirsiniz.

Sales tax nedir, ne zaman ödenir?

Amerika’da satış vergisi anlamına gelen sales tax, müşteri tarafından ürün veya hizmet satın alımı sırasında ödenir. Satış fiyatına ek olarak ifade edilen bu vergi, tüketiciden alınır ve belirli dönemlerde beyan edilerek işletme tarafından ilgili kuruma ödenir. Sales tax’in uygulanış biçimi eyaletlere göre değişiklik göstermektedir.

Amazon’da satış yapmak için EIN gerekir mi?

Amazon, bireysel satıcılardan EIN talep etmez. Ancak Amazon’da profesyonel satıcı olarak yer almak isteyen işletmelerin IRS tarafından verilen EIN numarasını Amazon’a iletmesi gerekir.

Ürün iadelerinde vergi sorumluluğu kime aittir?

Ürün iadelerinde yaşanan vergi hesaplaması belirli şartlarda karmaşık hale gelebilir. Eğer pazaryerleri üzerinden satış yapıyorsanız iade kaynaklı vergi süreçlerini platform sizin için çözecektir. Kendi web siteniz üzerinden satışta ise şirketinizin bulunduğu eyaletin kurallarını uygulamalısınız. Ürün iadeleri kabul edildiğinde ödenen satış vergisi de müşteriye iade edilir. Ancak bir siparişin belirli bir kısmı iade edildiğinde satış vergisinin de sadece o iade için geçerli olan kısmı müşteriye geri ödenir.

Manay CPA Uzman Yazarları
Yazar Avatarı

Atlanta merkezli bir CPA firması olan Manay CPA, 20 yılı aşkın deneyimi ve uzman ekibi ile 50 eyalette hizmet vermektedir. Farklı sektörlerden pek çok işletmeyi portföyüne alan şirketimiz; şirket kurulumu, muhasebe, vergi planlama başta olmak üzere mali müşavirlikle ilgili her konuda müşteriye özel çözümler sunar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir